4 Ocak 2017 Çarşamba

Dünya Bu Kadar Hızlı Dönmesen!


Benden 4 yaş büyük bir arkadaşım vardı,saçlarından dolayı adı Dore olsun.
Dünya tatlısı bir kızdı beline kadar sapsarı saçları ve filmlerde söylendiği gibi masmavi gözleri dünyaya anlam katıyordu , girdiği her ortamda dikkat çeken bir enerjiyle doluydu , dopdoluydu. 
Erkekleri cezbeden şirin gamzeli bir gülümseme de cabası, ama çok büyük bir kusura sahipti “ait  hissedememe” .
Kendini hiçbir zaman hiçbir koşulda bir erkeğe ait hissedemiyordu...
Beni aradığında 4 aydır beraber olduğu erkek arkadaşı Kapkara` nın ona evlenme teklif ettiğini ve ailesiyle tanışmaya gelmek istediğini söyledi, koşarak yanına gittim, her zaman ki gibi  gençlerin bir kahveye tonla para ödediği anlamsızca kafelerden birine oturuverdik.
Öncelerinden haberim vardı kendisini deli gibi seven erkek  arkadaşı Sevgi Pıtırından Dore`yi  çok fazla sevdiği için ayrılmıştı ,bu tavrının samimi olmadığını düşünüyordum , ama neden sonuç ilişkisi kuramıyordum...

Kapkara`yla  evlenmek istiyordu istemesine ancak bir şey vardı, bir tedirginlik,yaramazlık, öznesi yüklemi anlamı okuyunca şekillenen bir durum karmaşıklık işte,
1,5 ay boyunca hazırlıkları sağladık hem de ne hazırlıklar, anlamsız şekerlemeler bolca elbise ve kuaför aramaları. evlilik teklifini kabul etmişti etmesine de, sahip hissedemiyordu ki kendisini .


Üstünde krem mini bir elbiseyle salona doğru geliyordu Dore uzun zaman kendisiyle provalara koşturunca salondaki başköşelerden biri en yakın arkadaşın oluvermişti.
Kedisi olanlar  bilirler, sokak kapısını açık gören kedi içerde ona ne kadar iyi bakılırsa bakılsın anlamsızca dışarı kaçar, sevmediğinden veya gitmek istediğinden değil, bir anlamı yok, açıklamasız.
Yemeğe oturduk,müstakbel damat tam karşımızdaydı, çorbalarımızı içtik ve Dorenin annesi , Hilal teyzenin o leziz pilavı geldi masaya ( oysa diyete başlayalı iki gün olmuştu)gelmez  olaydı nerede görülmüş aile tanışmasının  yemekli olduğu , hemde pilavlı!
Kapkara pilavı ağzına aldı pilavın tek tanesi Kapkara`nın  dudak kenarına ilişiverdi. Allahım bir kişide söyleyemez mi  o konuştukça dudak kenarındaki pilav tanesi ahenkle raks ediyor, o güldükçe pilav tanesi onunla birlikte kahkahalar atıyor , dakikalar boyunca birbirlerine yoldaş oldular, bende dahil hiç kimse o pilav tanesinin mutluluğunu bölememişti ve sonunda olanlar oldu Dore daha fazla dayanamadı,  hızlıca masadan kalktı ve kendisini odasına kilitleyiverdi.

O kadar içten ağlıyordu ki nefesi kesildi, gözünden akan yaşlar krem rengi elbiseyi  hüzünlü bir sonbahar gecesine çevirmişti.

Bir kadın vazğeçecekse  kendine nasıl bahane bulduğunu ve aynı saniyede kendini nasıl o bahaneye inandırabileceği duygusunu o gün tattım. Dore kararlıydı istemiyordu Kapkara` yı . Gitsin ve bir daha karşıma çıkmasın dedi.
Bir bakıma şaka gibiydi , çünkü gerçek gibi durmuyordu  söyledikleri ama tavırları o kadar gerçekti ki , ailesi şaşkındı , inanamıyorlardı böyle bir durumun olabileceğine ve uzun uğraşlar sonucunda bayan sahip hissedememeyi hiçbir güç odasından çıkaramadı.
Kapkara`nın  çırpınışları , kapının önünde yatışlarını asla unutamayacağım.
Gece oldu, sabah oldu Kapkara özel gün için özenle seçtiği  ceketini giyerek , kapının önünden uzaklaşmıştı.
Dore bir daha asla Kapkara`nın  telefonlarına çıkmadı , gerçekten ayrılmışlardı ,  nedeni bir  pilav tanesi kadar küçük ve anlamsızdı, uzunca uğraşlarımızın nerede noktalanacağı ve sahip olamama hissiyatının nerede açık vereceğini düşünürken durumun bir pilav tanesinden patlayacağını hayal bile edememiştim.


Sıkıldığında beline kadar saçlarını bir çırpıda beslemeye dönüştüren tüm kadınlara, bir bardak birşeyler içme vakti ve erkekler sahip olamama hissini bir kadından dinlediniz ancak bunu yaşatan genelde sizlersiniz.







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder